Bir zamanlar çocukların neşeli sesleriyle dolup taşan bir okul binası, yıllar süren sessizliğin ardından yeniden hayat buluyor. Rumelihisarı Surp Santuht Kilisesi bitişiğinde yer alan ve geçmişte Tateosyan Okulu olarak hizmet veren bu tarihi yapı, artık kültür, sanat ve zanaat merkezi olarak hem cemaatin hem de İstanbul’un hizmetine açılıyor. Bu dönüşüm yalnızca bir binanın onarılması değil; aynı zamanda bir belleğin, bir toplumsal hafızanın yeniden canlanması anlamına geliyor. Maddi imkânsızlıklara, yılların yorgunluğuna ve unutulmuşluğa rağmen, bir grup gönüllünün özverili çabalarıyla gerçekleşen bu proje, geleceğe bırakılan bir mirasın sembolü haline geliyor. Haberin devamını basılı veya dijital dergimizden okuyabilirsiniz...
Paylaş
Paros Dergisini anlaşmalı bayilerimizden ya da web sitemizden online olarak satın alabilirsiniz.
Bir zamanlar çocukların neşeli sesleriyle dolup taşan bir okul binası, yıllar süren sessizliğin ardından yeniden hayat buluyor.
Merak uyandıran bir başlık… “Ermenistan’da ne görevi olabilir ve bu görevle benim ne ilgim olabilir?” diye sorabilirsiniz.
Ermeni okullarından yetişenler dernekleri tarafından düzenlenen “Miasnutyan Paradon” (Birlik Festivali), bu yıl üçüncü kez 5 Ekim’de Kalfayan Okulu yatakhane bahçesinde gerçekleşti.
Tüm Ermeniler Katolikosu’na başvurarak Ana Makam’dan bu kurumlara ve bu kurumlara hizmet eden halka özel bir kutsama gönderilmesini talep ettiğini ifade etti.
Osmanlı İmparatorluğu’na kazandırdıkları sayısız eserle tanınan ünlü mimar Balyan Ailesi, Üsküdar Bağlarbaşı’ndaki Surp Haç Ermeni Mezarlığı’ndaki anıt mezarları başında anıldı.
